Sorularla Tasavvuf Dervişlerin Halleri Ariflerden İnciler Manevi Gündem Hizmet - Denge Gönül Mekanları
2016-03-04 10:32:11 Yönetici 0 Yorum

MİRAC VE BERAT GECELERİ

Hatırlatma

Üç aylardan mübarek Receb-i Şerif ayı içerisindeyiz. Receb-i Şerif ayında müminleri sevindiren kıymetli iki gece var; Mirac Gecesi ve Berat Kandili…

5-6 Haziran Çarşambayı Perşembe’ye bağlayan gece Mirac Gecesi, 23 Haziran Pazar Gecesini, Pazartesiye bağlayan gece de mübarek Berat Kandili’dir. Ahiretini düşünen, ölümün bir gün ansızın geleceğini bilerek hazırlık yapan tüm mümin kardeşlerimize, af ve mağfirete mazhar olmak için büyük fırsat olan bu geceleri değerlendirmelerini hatırlatırız. 

Allah-u Teâlâ bütün İslam alemine bereketli kılsın… (Amin)


Miraç Gecesi

Efendimizin miracla yükselişi, mucizelerin en büyüğüdür. Mirac mucizesi, Kur'an-ı Kerim’de ayetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâ’ya kadarki safha Kur'ân'da şöyle anlatılır: “Bir kısım ayetlerimizi kendisine göstermek için, kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren O (Allah) yücedir. Gerçekten O, işitendir, görendir…” (İsra; 1)

Mirac hadisesi nübüvvetin on ikinci yılında, Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellemin Medine'ye hicretinden bir yıl önce, Recep ayının 27. gecesinde vuku bulmuştur.

İsra; gece yürümek, yola gitmek, gece yolculuğu etmek, ettirilmek demektir. Özel manasıyla, Peygamber Efendimizin bir gece vakti yatsı namazından sonra, Mekke'den alınıp önce Turu Sina'da namaz kılması, sonra Mescid-i Aksa'ya gitmesi, götürülmesidir.

‘Mirac’da yükseğe çıkış aracı demektir. Özel manasıyla Peygamber Efendimizin Mescid-i Aksa'dan Cenab-ı Hakkın huzuruna çıkmasıdır. Mirac’ın ikinci merhalesi de Mescid-i Aksa’dan başlayarak, semanın bütün tabakalarından geçip tâ İlâhi huzura varmasıdır.

Bu safha şöyle anlatılır: “O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O’nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O’nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâ’da gördü. Ki, onun yanında Me'vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre'yi Allah'ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin ayetlerinden en büyüklerini gördü.” (Necm Suresi; 7-18.)

Berat Gecesi

Üç ayların ikincisi olan Şabân ayının 14'ünü 15'ine bağlayan gecedir, bu yıl itibari ile 23 Haziran Pazar gecesini, Pazartesiye bağlayan geceye rast gelmektedir. Kur'ân-ı Kerîm, Levh-i Mahfûz'a bu gece inmiştir. Allah-u Teâlâ, ezelde hiçbir şey yaratmadan önce, her şeyi takdir etti, diledi. Bunlardan, bir yıl içinde olacak her şeyi, bu gece meleklere bildirir. Rahmet kapılarının açılıp duaların kabul olacağı dört geceden biridir.

Bu gece mahlukatın bir sene içindeki rızıklarına, zengin veya fakir, aziz veya zelil olacaklarına, doğup öleceklerine, ecellerine ve hacıların adetlerine dair Allah tarafından meleklere malumat verileceği beyan olunmaktadır. (1)

Beraet, “İki şey arasında ilişki olmaması; kişinin bir yükümlülükten kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması” anlamına gelir. Sahih hadislerin beyanına göre: Şaban ayının on beşinci gecesi tevbe eden mü'minler, Allah'ın af ve mağfireti ile günahlarından ve dolayısıyla Cehennem'den Berat edecekler, kurtulacaklardır.

Berat gecesi rahmet ve mağfiret gecesi olup müminlerin af ve hayırlara mazhar olduğu bir gecedir. Bu gece ile alakalı sahih hadislerden birisinde şöyle haber verilir: “Allah Teâlâ, Şaban ayının on beşinci gecesinde -rahmetiyle- dünya semasına iner, orada tecelli eder ve Kelb Kabîlesi'nin koyunlarının tüyleri sayısından daha çok sayıda günahkârı affeder.” (2)

Başka bir rivayette de Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem: “Şaban'ın ortasındaki geceyi ibadetle ihya ediniz, gündüzünde de oruç tutunuz. Allah Teâlâ, o akşam güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve fecir doğana kadar, ‘Yok mu benden af isteyen, onu affedeyim. Yok mu benden rızık isteyen, ona rızık vereyim. Yok mu bir musibete uğrayan, ona afiyet vereyim. Yok mu şöyle, yok mu böyle!’ der.” buyurmuştur. (3) Bir diğer hadiste ise Berat Kandili’nde yapılacak duaların geri çevrilmeyeceği müjdesi verilmiştir. (4)

Beş önemli özelliği

İslâm Âlimlerine göre Berat Gecesi’nde beş özellik bulunmaktadır:

1- Her önemli işin bu gecede hikmetli bir şekilde ayrımı ve seçimi yapılır.
2- Bu gece yapılan ibadetin (kılınan namazların, okunan Kur'ân'ların, yapılan dua ve zikirlerin, tevbe ve istiğfarların), gündüzünde tutulan oruçların fazileti çok büyüktür.
3- İlâhî ihsan, feyiz ve bereketle dopdolu bir gecedir.
4- Mağfiret (bağışlanma) gecesidir.
5- Resul-i Ekrem'e şefaat hakkının tamamı (şefaat-ı taamme) bu gece verilmiştir. (5)

Bazı hadis-i şerifler de ise bu gece her tarafı kaplayan rahmet ve mağfiretten ve ayrıca aşağıdaki kimselerin tevbe etmezlerse affedilmeyecekleri ve Allah’ın rahmet ve sonsuz şefkatinden mahrum bırakılacakları haber verilmektedir.

1- Allah'a ortak koşanlar.
2- Kalpleri düşmanlık hisleriyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler.
3- Müslümanların arasına fitne sokanlar.
4- Akraba bağını koparanlar.
5- Gurur ve kibir sebebiyle elbiselerini yerde sürüyenler.
6- Anne ve babalarına isyanda devam edenler.
7- Devamlı içki içenler. (6)

Geliniz, bu geceler hakkında nefsimizi hesaba çekip şöyle diyelim: Ey Nefsim! Sen kendi halini bir düşün... Bu kadar hata ve günahın içerisinde iken, senin bu gecelere ve bu gibi fırsatlara herkesten daha çok ihtiyacın yok mu?

Bu gecede affedilen kulların arasına girmek ve Allah-u Zülcelal'in rızasını kazanmak istemez misin? Eğer istiyorsan, bu geceyi değerlendir, Allah-u Zülcelal'e yönel, affedilmen için gözyaşı dök, yalvar. Bilmiş ol ki kurtuluşun ancak Allah'ın yolundadır. (7)

KAYNAK: 1) Canan, Kütüb-ü Sitte, 3/288. 2) Tirmizi, Savm, 39; İbn Mace, İkame, 191. 3) İbn Mace, İkame, 191. 4) Suyûtî, Celalüddin, Câmiu's-Sagîr, 3/454, Beyrut, 1972. 5) Şöyle ki: Rasulullah (sas) Şaban'ın 13. Gecesi Allah'tan ümmetine şefaat etme hakkı istemiş, üçte biri verilmiş; 14. Gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş; 15. Gecesi (Berat gecesi) tekrar istemiş ve bu gece şefaatin tamamı kendisine verilmiştir. 6) İbn Mace, İkame, 191. 7) Seyda Muhammed Konyevi (ks), Nefse Hitap, Reyhani Yayınları

GÜLİSTAN

Yorumlar

Hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.

Yorum Yap

2016 Zümra İlim | All Rights Reversed.
Web Tasarım: Markalize