TUNUS: YASEMİNLER ÜLKESİNDE DUL VE YETİM OLMAK…
2016-03-04 11:02:05 Yönetici 0 Yorum

TUNUS: YASEMİNLER ÜLKESİNDE DUL VE YETİM OLMAK…

Geçtiğimiz aylarda bir yardım faaliyeti kapsamında Tunus’a ziyaret gerçekleştirdik. Arap baharının doğduğu topraklarda Müslüman kardeşlerimize bir ümit aşısı olmak niyetindeyiz.  Tunus havaalanına inince, baskıcı rejimin tesirini hemen hissediyoruz. Bizi gözaltına alırcasına bir tutumla sorgulayıp, “Tunus’a ne için gelip gittiğimizi” sorarak adeta gözdağı veriyorlar. Doğrusu ülkelerine misafirlere, hem de kendi dindaşlarına böyle muamele etmeleri bizleri çok üzdü. Başkent Tunus’ta Akdeniz iklimi olması sebebiyle ılık ama şiddetli rüzgâr karşılıyor bizi. Büyük oteller, bazı bakanlıkların bulunduğu Habib Burgiba Caddesi ilk durağımız. Bu caddeyi protestoların olduğu... Devamını oku
KERVANSARAYLAR BİZE NE SÖYLER…
2016-03-04 11:01:02 Yönetici 0 Yorum

KERVANSARAYLAR BİZE NE SÖYLER…

Görünmeyen abidelerimiz Ömrünü Osmanlı mezarlıklarını araştırmaya vakfetmiş delilerden olan Fâzıl İsmail Ayanoğlu, Ortada mevcut yüksek san'at âbidelerimiz -faraza- olmasaydı bile, mezarlıklarımızda bulunan nihayetsiz eserler, bu milleti medeniyet göklerine çıkarmağa kâfi gelirdi. diyor. Mezar taşlarının önemini anlatan bu veciz ifadeyi zaman zaman dile getiririm.  Peki, neydi ortadaki yüksek sanat abidelerimiz? Camiler, köprüler, şifahaneler, imaretler, medreseler, kümbetler, çeşme ve sebiller. Liste uzayıp gidiyor. Biz bu yazımızda pek ortalıkta görünmeyen abidelerimizden söz edeceğiz. Kervansaraylardan ve düşündürdüklerinden… Sosyal yardım müesseseleri Orta Çağ’da doğu... Devamını oku
HARRAN’IN SULTANI
2016-03-04 11:00:05 Yönetici 0 Yorum

HARRAN’IN SULTANI

Hayat B. Kays hazretleri Pişmek için önce yanmak gerekir. Yanmak için önce ateş gerekir. Ateşe girmeden teslimiyet, en sevgili için yanmayı göze almadan samimiyet ortaya çıkıp anlaşılmaz. Teslimiyeti görmek için Hz. İbrahim aleyhisselamın toprağından geçmek, Hz. Eyüp aleyhisselamın sabrının sırrına ermek gerekir. Peygamberler Şehri Şanlıurfa'da, yüreği yananlara sevgi yağmuru olup, çatlayan kalplere yudum yudum âb-ı hayat şerbeti sunan Hayât bin Kays el-Harrânî hazretlerinin, manevi huzuruna yol alıyoruz. Şanlıurfa'nın Balıklı Göl'ünde, Şanlıurfalı çocukların şivesinden Nemrut ile Hz. İbrahim aleyhisselamın kısasını dinliyoruz. Hz. İbrahim'in makamında teslimiyetin... Devamını oku
NE KADAR BİZDENLER ANLATAMAM
2016-03-04 10:59:17 Yönetici 0 Yorum

NE KADAR BİZDENLER ANLATAMAM

(Önceki sayıdan devam) Bosna İzlenimleri -II- Akşam Doboj’da konakladık. Ertesi gün (17 Ekim Cumartesi), Emaus’un merkez tesislerine gittik. Kurban teslimatını yaptık. Buradaki tesisten biraz söz etmekte yarar var. Zîrâ bu projenin benzeri, Türkiye’ye ve diğer İslâm ülkelerine ilham kaynağı olabilir.  Tesis, 1999 yılında, Kosova mültecîleri için yapılmış. 2004 yılında, Emaus bünyesine alınmış. Burada 399 kişinin barındığı bir huzurevi bulunuyor. Bunların arasında; kimsesiz, yetim, engelli ve ağır hasta olanlar var. Bunlara devlet bile sahip çıkamıyormuş. Tesise bir bakıma rehabilitasyon merkezi de diyebiliriz. İçlerinde hasta bakıcı, psikolog ve fizyoterapistlerin bulunduğu... Devamını oku
BOSNA, AH BOSNA!
2016-03-04 10:57:44 Yönetici 0 Yorum

BOSNA, AH BOSNA!

Bosna İzlenimleri -I- İzzetli Aliya’nın ülkesi Büyük devlet olmanın elbette büyük sorumlulukları da vardır. Her nimetin bir külfeti olduğu gibi… Bir zamanlar 32 milyon kilometrekarelik coğrafyaya hükmeden Osmanlı’nın sorumluluğu, 783 bin kilometrekarelik Anadolu’ya sıkıştırılmış Türkiye’mizin omuzlarında artık.  O eski gücümüz olmasa da parçalanmış, dünyânın dört bir yanına dağılmış ümmetin yetim çocukları, bizden çok şey bekliyor. Bir babanın evlâtları, bir ağacın dalları, bir çiçeğin yaprakları gibi… Bir devlet bin parçaya bölündü. Şimdi de onu daha da parçalara ayırmaya çalışıyor emperyalist haçlı zihniyet.  Bütün bölünmüşlüğümüze,... Devamını oku
TUR DAĞI’NIN KAYALIKLARINA YAZILANLAR
2016-03-04 10:57:33 Yönetici 0 Yorum

TUR DAĞI’NIN KAYALIKLARINA YAZILANLAR

‘Kutsal Tuvâ Vadisindesin!’ Dağların sırrını araştıran tarihçi, bir tarih kongresi için Mısır’a gitmişti. Kongrenin bitiminden sonra, çocukluğundan beri merak ettiği bir dağa tırmanmak üzere yola çıktı. Onun gayesi, “alpinist”lerin yaptığı gibi, dağ zirvelerinin tadını çıkarmak değil, dağların özlerinde saklı gizemleri araştırmaktı. Arabayla geldiği Sina Çölü’nden sonra, artık dağın eteklerine gelmiş, tırmanma süreci başlamıştı… İki seçenek vardı tırmanmak için. Ya oradaki kiralık develerden birine binip çıkacak, ya da yaya olarak yürüyecekti. Bizimki, yürüyerek tırmanmayı tercih etti… Ne var ki, dağa doğru götüren bu vadide yürümenin bir kuralı... Devamını oku
RAHMET DAĞI’NIN HİKâYESİ
2016-03-04 10:56:44 Yönetici 0 Yorum

RAHMET DAĞI’NIN HİKâYESİ

Dağların sırrını arayan tarihçinin yolu bu defa Mekke’ye düşmüştü. Hac mevsimi olmadığı için oldukça sakin görünüyordu Mekke, “Kentlerin annesi, vahyin beşiği Mekke”... Mekke’ye giden her Müslüman gibi önce Umre yapan tarihçimiz, ertesi gün sabah serinliğinde, içinde defteri, kalemi, suyu ekmeği bulunan torbasını omzuna attı ve Arafat’ın yolunu tuttu. Arada bir duruyor, torbasındaki pet şişeden Zemzem suyunu yudumluyordu. Ve nihayet Arafat’ta, Cebelu’r Rahme’ye vardı. Biraz dinlendikten sonra, tekrar Zemzem’den yudumladı ve bir kayanın gölgesinde oturarak aşağıdaki satırları karaladı: Sürgünler Diyarında Günler değil, aylar değil, senelerdir koşuyordu. Tırmanmaya... Devamını oku
BAYEZİD-İ BİSTâMî HAZRETLERİ
2016-03-04 10:55:35 Yönetici 0 Yorum

BAYEZİD-İ BİSTâMî HAZRETLERİ

Yoldaki İzler Yolculuk bazen kendini aramaktır kendinde. Bazen kaybolmaktır kendi içinde. Bazen bulmaktır kendini kaybedilmişlikte. Nice yolcular vardır ki yollarda kaybolmuştur. Nice yolcular da vardır ki yollarda bulmuştur kendini.  Yollarda yürümek istediğimizde, en büyük engelimiz kendimiz oluruz. Gölgemiz ayaklarımıza dolaşır, bizi o güzelim yollarda yürütmez. Bistam kentinden çıkıp Anadolu'nun yüreğine yolculuk etmiş bir dostun izine düştük bu kez.  Sonbahar Düşüyor Peşimize Mevsim sonbahar, sarı yapraklar yol boylarınca izimizi sürüyor. Hedefimizde Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde, Anadolu'ya konuk olmuş Bayezid-i Bistâmî Hazretleri var. Yol boyunca değişen renkler, üzüm... Devamını oku
BURSA'DA YEŞİL BİR FENER: MOLLA FENâRî HAZRETLERİ
2016-03-04 10:54:32 Yönetici 0 Yorum

BURSA'DA YEŞİL BİR FENER: MOLLA FENâRî HAZRETLERİ

Her Sokak Bir Başka Güzel Nefis direnirse, yönünü yokuşa sürmek gerekir Bursa sokaklarında. Biz de nefsimize inat düşüverdik Bursa yokuşlarına. Eski Bursa sokaklarında, zaman donmuş, mekân değişmiş gibi geçmişin gölgeleri düşer peşimize…  Her yokuş sonunda, bir düzlükte, bir camii avlusunda şimdi ayağa kalkacakmış gibi bir padişah yatar, tüm heybeti ile türbesinde. Bir başka sokakta gönül sultanları, Allah dostlarının fani mekânlarını görmek mümkün.  Dar sokakların parke döşeli yokuşlarında, yokuşa tutunmuş evlerin pencerelerinden yeşile gülümseyen gözlerin tebessümü düşer sokağa. Çocuk sesleri arasına karışan seyyar satıcıların seslerini duyunca, öte... Devamını oku
HÜDÂÎ MAKAMINA DAVETLİSİNİZ
2016-03-04 10:52:18 Yönetici 0 Yorum

HÜDÂÎ MAKAMINA DAVETLİSİNİZ

Hüdâî Makamı Üsküdar Marmara'nın sahiline sedefle işlenmiş bir Osmanlı ruhudur Üsküdar…  Her sokağında her taşında, bir eski zaman musikisi duymak ve de hissetmek hala mümkündür. Yer yer tarihi camilerin avlularına serpilmiş çınarların altında kendini bulmak isteyen insanlara şahit olabilirisiniz. Kimilerinin varlık kapısında tükendiği bu dünyada, yokluk kapısında varlığı bulan bir gönül sultanının izine düştük…  İstanbul'un her semti, birbirinden derin çizgilerle ayrılan farklı yaşam tarzlarına, şehir kültürüne, mimari yapıya sahiptir. Üsküdar, yaşayanlarının mütevazılığı, mimari yapısının mistisizmi ve yüreğinde misafir ettiği ya da misafir olduğu... Devamını oku
GAVS’IN İZİNDE…
2016-03-04 10:51:00 Yönetici 0 Yorum

GAVS’IN İZİNDE…

Menzil; Küçük Semerkant Anadolu'nun rahmine düşmüş bir Semerkand'dır Menzil. Buhara’lı nakkaşın elinde sabırla işlediği çinilerden bir küçük numunedir Menzil. Mekke yanığı bir gül, Medine sevdalısı bülbüllerin otağ kurduğu bir beldedir.  Menzilin taşı toprağı değildir, Menzil’i kimilerine yar yapan, kimilerine mübarek belde kılan. Menzil’den öte menziller vardır bu beldede…  Asıl Menzil’e varmak için yol kenarlarına dizilmiş işaretler bulunur bu belde yolunda. Bu beldede işaretçiler karşılar menzile gelenleri.  İçimizdeki yarım kalmışlık hissi ile bir defa daha düştük menzil yoluna. Önce Seyda idi aradığımız, şimdi Gavs Seyyid Abdulhakim... Devamını oku
ALİM VE EVLİYA MAKAMI: TİLLO VE İSMAİL FAKİRULLAH HAZRETLERİ
2016-03-04 10:49:40 Yönetici 0 Yorum

ALİM VE EVLİYA MAKAMI: TİLLO VE İSMAİL FAKİRULLAH HAZRETLERİ

İlimlerin yarıştığı alimler diyarı Dosta giden yol dosttan geçer. Yolunu ve yoldaşını iyi seçenler gerçek yolu bulur. Mevlana Hazretleri, Hz. Şems’i dost edinerek gerçek dosta kavuşmuş.  Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri de İsmail Fakirullah Hazretlerini (Şeyh İsmail Tillovî) dost edinerek dostuna yaklaşmaya çalışmış.  Gün batımının kızıla yaklaştığı bir akşam üzeri dostların buluşma noktası, ilmin tepesi, aşkın kavuşma mekanı Tillo (Aydınlar)dayız. İbrahim Hakkı Hazretlerinin izinden geldiğimiz Tillo, yine onun tabiri ile Mana Cenneti olarak karşımıza çıkıyor. Tillo; Süryani dilinde ‘yüksek ruhlar', Arap dilindeyse ‘yüksek yer' anlamını taşıyor. Tarihte... Devamını oku
Sorularla Tasavvuf Dervişlerin Halleri Ariflerden İnciler Manevi Gündem Hizmet - Denge Gönül Mekanları
1
2016 Zümra İlim | All Rights Reversed.
Web Tasarım: Markalize