Parantez Hayat Sermayesi Kulluk Sanatı Yansımalar İnsan'a Doğru Tefekkür Bahçesi Fikir Meydanı Mihenk Taşı Kalbin Dili Mesneviden Hikayeler
2016-03-04 12:40:13 Yönetici 0 Yorum

‘CANLILARI SUDAN YARATTIK’

Su’yu hiç böyle okumamıştınız!

Faydalarının tespiti ve ilginç hikâyesi

Su, hayatımızın olmazsa olmazı! Öyle ki su içmeden sadece bir hafta ayakta kalabiliyorsunuz. Sonrasında önemli sağlık sorunlarından hayat kaybına kadar birçok ciddi sonuçla karşı karşıya geliniyor. Peki, niçin vazgeçilmez olduğunu ve sağlığımız üstünde nasıl bir rol oynadığını biliyor musunuz?

Suyun, hayatın olmazsa olmaz temel unsurlarından biri olduğunu biliyoruz. Peki, ya gerçek anlamda faydalarının tespiti konusunda yapılan bazı çalışmaların, aslında bir tevafuk olarak ortaya çıktığını ve bu yöndeki çalışmaların, o günden sonra hız kazandığını biliyor muydunuz?

Yerkürenin yüzeyinin % 71'ini denizler, % 29'unu karalar oluşturur. İnsan bedeni, % 25 katı maddeden, % 75 sudan oluşmaktadır. Beyin dokusunun ise % 85'i sudur. Dünya oluşumundan önce de su vardı ve bu oluşum tamamlandıktan sonra da ilk hayat suda başladı.

İranlı hekim Dr. Feridun Batmanghelidj, suyun hastalıklara iyi geldiğini, insanı iyileştirdiğini hapishanede öğrenmiş. Bunu şu şekilde anlatıyor:

“1979’da, İran Devrimi patladığında, ben siyasi bir tutuklu olarak hapiste bulunuyordum. Bir gün, koğuşta, mahkûmlardan birinin, koridorda, iki büklüm olmuş vaziyette, inanılmaz mide sancılarıyla kıvrandığını gördüm. Beni görünce ızdıraplı bir sesle “Ülserim beni öldürüyor” diye seslendi. “İyileşmek için ne yaptın?” diye sordum. ‘Üç adet Tagamet ve bir şişe dolusu antiasit aldım ama bana mısın, demedi’ diye cevap verdi.”

Dr. Feridun Batmanghelidj, 10 saatten beri bu şekilde ızdırap içinde sancı çeken hasta mahkûma, gayri ihtiyari müdahale eder ve ölmek üzere olduğunu düşündüğü adama iki bardak su içirir. Fakat ne görsün, adam çok geçmeden kıvranmaktan kurtulur. O günden sonra Dr. Batmanghelidj, suyun şifa verici etkisi üzerine çalışmalarını yoğunlaştırma kararı alır. Cezaevinde kaldığı 2,5 yıl içerisinde, yaklaşık 3 bin peptik ülser hastası tutuklu ve hükümlüyü iyileştirir. Tabi ki ilaç olarak yalnızca su kullanmıştır!

2,5 yıl kadar sonra tahliye vakti geldiğinde, “Lütfen izin verin, ben bir müddet daha burada tutuklu kalmak istiyorum, zira araştırmalarımın en önemli evresine girmiş bulunmaktayım ve bu kadar çok hastayı, dünyanın hiçbir yerinde bu koşullarda bulamam” diyerek, hapishane müdürüne ricada bulunur.

Böylece Batmanghelidj, bir müddet daha gönüllü olarak hapis yatar ve çalışmalarını sürdürür. Hapiste iken keşfinin ilk duyurusunu Iranian Medical Association'da yayınlatır. Tebliğinin bir tercümesini de “The Journal of Clinical Gastroenterology, 1983 Haziran sayısında misafir editör olarak yayınlatır. Bugün, bütün dünyaya sesini duyurabilmiş ve ekol oluşturmuştur.

Neden suya ihtiyacımız var?

Dr. Batmanghelidj “Hasta Değil, Susuzsunuz” kitabında, vücudumuzun tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyduğunu anlatmaktadır. Biz onlardan bazı önemli olanlarına burada yer veriyoruz. Şöyle ki:

* Göreceli su yetersizliği, vücudun bazı fonksiyonlarını önce bastırır, sonra öldürür.

* Su vücudun her hücresinde elektriksel ve manyetik enerji üretir, bedenin ayakta durabilmesi için enerji verir.

* Su, hücre yapısındaki maddeleri birbirine bağlayan bir yapıştırıcıdır.

* DNA hasarını önler ve onarım mekanizmalarının daha iyi çalışmasına yardımcı olur, böylece üretilen anormal DNA sayısı azalır.

* Bağışıklık sisteminin (bütün mekanizmalarının) merkezi olan kemik iliğinde, bu sistemi kanser de dâhil olmak üzere, çeşitli hastalıklara karşı güçlendirir.

* Bütün besinlerin, vitamin ve minerallerin temel çözücüsüdür. Vücutta besinleri küçük parçalara ayırır, sindirimlerinde ve son metabolik aşamalarında görev yapar.

Vücuttaki zehri temizler

* Besinlere enerji verir ve parçalanan besinler, sindirim sırasında bu enerjiyi vücuda aktarır. Susuz yenen yemeğin, vücut için hiçbir enerji değeri yoktur.

* Su, besinlerdeki gerekli ölçüdeki emilimi artırır.

* Bütün öğelerin vücuda taşınmasına yardımcı olur.

* Akciğerlerde oksijen toplayan kırmızı kan hücrelerinin çalışma verimini artırır.

* Hücreye ulaşan su, o hücreye oksijen verir ve atık gazları vücuttan atılmaları için akciğerlere taşır.

* Antioksidandır, vücudun çeşitli bölgelerinden zehirli atıkları toplar ve atılmaları için karaciğer ya da böbreklere taşır.

* Eklem boşluklarındaki temel yağlayıcı maddedir, artrit ve sırt ağrılarının oluşumunun önlenmesinde yardımcı olur.

* Omurgadaki diskleri, şok emici su yastıklarına dönüştürür.

* Bağırsakları en iyi çalıştıran yağlayıcı maddedir, kabızlığı önler.

* Kalp krizi ve felce karşı koruyucudur.

Beyinin olmazsa olmazıdır

* Kalp ve beyin damarlarında pıhtılaşmayı önler.

* Vücudun soğutma (terleme) ve ısıtma (elektrik) sistemleri için vazgeçilmezdir.

* Düşünme başta olmak üzere, bütün beyin fonksiyonları için bize güç ve elektriksel enerji verir.

* Serotonin ve diğer nörotransmitterlerin (sinir ileticileri) üretimi için vazgeçilmezdir.

* Melatonin de dâhil olmak üzere, beyinde üretilen bütün hormonların yapımı için gereklidir.

* Çocuklarda ve yetişkinlerde dikkat yetersizliği sorununa çözüm getirir.

* Çalışma verimini artırır ve dikkat aralığını büyütür.

* Su, dünyadaki diğer bütün içeceklerden daha kolay bulunabilir ve hiçbir yan etkisi yoktur.

* Stres, gerginlik ve depresyonun hafiflemesine yardımcı olur.

* Uykuyu düzenler.

* Yorgunluğun giderilmesine yardımcı olur ve gençlik enerjisini arttırarak genç hissettirir.

* Cildi yumuşatır ve yaşlılık belirtilerinin azalmasına yardımcı olur.

* Gözlere canlılık ve parlaklık verir.

* Glokomdan korunmamıza yardım eder.

* Kemik iliğinde kan üretim sistemlerini düzenler, lösemi ve lenfoma oluşumunun önlenmesine yardımcı olur.

* Vücutta enfeksiyon ve kanser hücrelerinin geliştiği bölgelerde bağışıklık sistemini güçlendirmek için çok gereklidir.

* Kanı sulandırır ve dolaşım sırasında pıhtılaşmasını önler.

* Kadınlarda, adet öncesi ağrıyı ve ateş basmasını hafifletir.

* Kalp atışıyla birlikte kanı sulandırıp dalgalandırarak, dolaşımdaki katı maddelerin dibe çökmesini engeller.

* İnsan vücudunda dehidrasyon sırasında kullanılabilecek bir su deposu yoktur. Bu nedenle, gün boyunca düzenli olarak su içmemiz gerekir.

* Dehidrasyon cinsellik hormonunun üretimine engel olur, bu iktidarsızlık ve libido kaybının başlıca nedenlerinden biridir.

* Su içtiğiniz zaman susuzluk ve açlık duygularını ayırt edebilirsiniz.

Kilo vermenin en iyi yolu

* Kilo vermenin en iyi yolu su içmektir. Düzenli aralıklarla su için ve sıkı bir rejim yapmadan zayıflayın. Acıktığınız zaman aşırı yememeli, ama susadığınızda suyunuzu içmelisiniz.

* Dehidrasyon doku boşlukları, eklemler, böbrekler, karaciğer, beyin ve deride zehirli çökeltilerin birikmesine yol açar. Su bunları temizler.

* Su, gebelikte sabah bulantılarını azaltır.

* Zihin ve vücut fonksiyonlarını bütünleştirir. Karar verme ve hedefleri belirleme yeteneğini artırır.

* Yaşlılıkta bellek kaybının önlenmesine yardımcı olur. Alzheimer, multiplskleroz, Parkinson ve Lou Gehring hastalıklarının riskini azaltır.

* Kafein, alkol ve bazı ilaçlara duyulan bağımlılığın giderilmesine yardımcı olur.

Bir bardak suyun faydaları işte böyledir. Suyun yukarıda sıralanan faydalarını okuyunca; “Canlı olan her şeyi sudan yarattık. Hala inanmıyorlar mı?” (Enbiya; 30) ayetini aklımızdan çıkarmamamız gerektiğini daha iyi anlıyoruz.

GÜLİSTAN

Yorumlar

Hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.

Yorum Yap

2016 Zümra İlim | All Rights Reversed.
Web Tasarım: Markalize